Erbaini İdrisiyye 3. İsmi
Hasen (Radıyallahu AnhJ şöyle anlatmıştır: “Ben Haccac-ı Zalim ‘den saklanıyordum ve bu isimlerle Allah ‘a dua ediyordum, Rabbim de onu benden engelliyordu. Altı kere yanıma girdiğinde hemen bu esma ile Allah’a dua ettim, o da onun ve adamlarının gözlerini beni görmekten engelledi.”
Bütün günahların ve hataların mağfireti için bu isimlerle Allah-u Te’ala’ya dua etmek isteyen kimse üç gün oruç tuttuktan sonra gusül abdesti alıp yeni elbiseler giyinsin ve her göz sahibi uyuduğu zaman gen iş bir araziye çıksın ve bu is.imlerle Allah-u Te’ ala ‘ya kırk ker,e dua etsin. Çünkü bunlar tevbe günleri adedince kırk isimden ibarettir.
Bunu yapan kişi ahiret ve dünya hakkında ne dua yapar ise Allah-u Te’ala ona muradını ihsan eder. Ancak duasının en büyük kısmını ahiret işlerine ayırmalıdır. Her duadan önce birinci ism-i şerif ile başlasa, sonra bütün isimleri birlikte okusa ya da kendisine
münasip olan bir ism-i şerıfi zikretse, sonunda da Vesıle-i Uzma (En Büyük Vesile) olan
Rasulüllah (Sallallalıu Aleyhi ve Sellem)e salevat okusa bunun çok büyük tesiri olur. (Şihabiiddin es-Sühereverdı, Şerhul “esmai ‘erba’in, Yazma Nüsha, Beyazıd Devlet, no: 1156, verak:32-33)
“El-Cevahiru’l-hams” isimli eşsiz eserde zikredildiğine göre; bu esma-i ‘ızama vird yolu üzere sabahtan sonra üç kere yahut ikindiden sonra beş kere devam edenlerin kalbine manevi keşiflerin yolu açılır. Esmi-i şerife bitirildikten sonra ihtilam ve isıiciibet duaları okunur. (En azından günde bir kere okuyan da bu isimlerin ehlinden sayılır.) /Muhammed ibni Hatiruddin. el-Cevahiru’l-hams. sh:68-70 )
Erbaini İdrisiyye 3. İsmi Şerif
TÜRKÇE OKUNUŞU: Yâ Allâhul-mahmûdü fî külli fiâlihî yâ Allâh.
(iDRİS (Aleyhisselam)A ÖĞRETiLEN KIRK ISM-I ŞERİF)
ÜÇÜNCÜ İSM-İ ŞERIF’İN BAZI HAVASSI
1) Sühreverdi (Rahimehullah)m beyanı vechi le: her kim abdestli bir şekilde temiz elbiseler giyinmiş olarak cuma günü namazdan önce tenlha bir yerde bu isın-i şerifi iki yüz defa gizlice okursa isteği ne olursa olsun kendisi için kolayca hasıl olur. Tabiplerin ilaç yapmaktan aciz kaldıkları hasta da bu minval üzere ism-i şerifi tilavet etse eceli gelmediyse mutlaka iyileşir.
2) Her kim cuma günü gusül abdesti alıp temiz elbiseler giyinerek namaza gider ve namazdan sonra tenha bir yerde oturarak bu ism-i şerıfi tam bir ihlas ve düzgün niyet ile iki yüz kere okursa güneşin gökten inmesini yahut şimşeği ve rüzgarı durdurmayı istese bile Allah ‘ın izniyle muradı hasıl olur. Ancak bu tasarruf için sağlam bir inanç
ve kalbinde ‘Müslümanlara karşı kin ve nefret bulunmaması gerekir. Özellikle okuma esnasında kalbini Allah-ıı Te’ala’dan gayri her şeyden boş tutup bütünüyle bu ismin sahibine bağlanması gerekir, aksi takdirde abes ile iştigalden ileri geçmez.
3) Her kim kırk gün müddetince her gün bu ism-i şerıfi dört bin dört yüz kırk dört kere okuduktan sonraki cuma gününde öğlen vakti gusül abdesti alarak, buhur yakarak, cuma namazı için mescide yönelir de cumanın akabinde bu ism-i şerifi huzur-u kalp ile iki yüz kere okursa Allah-u Te’ala kalbinin hastalığını sıhhata tebdil eder ve o kişiye manevi yolda Hakk Te’ala ya tam bir teveccüh hasıl olur. Bu kişi Allah-u Te’ala ‘nın her şeye gücü yeten bir hazır ve nazır olduğu itikadı ile, kalbini boş düşüncelerden, kinden, hasetten, gıybetten koruyarak ve kalp aynasını ğillu ğişden arındırarak bu vazifeyi yaparsa Allah-u Te’ala olmayacağı düşünülen her şeyi kendisi için oldurur.
4) Her kim herkesin kendisini sevmesini ve övmesini murad ediyorsa, bu ismi şerifi her gün on bin kere. her gece de on bin kere olmak suretiyle hiç ara vermeden tevatür ve tevali üzere elli gün ve elli gece okumaya devam etmelidiır. Dua sahibi olan kişi, bu ism-i şerifleri kitaptan okumakla kal.anlar değildir, gerçek dua sahibi, duanın sırları ve esmanın acayiplikleri kalbinin levhalarında nakşolunan kişidir ki bu makamda olan birinin duası daha duaya başlamasıyla birlikte sona ermeden kabule şayan olur. Duası kabul olan kişi manevi yola yabancı olan ecnebilere: “Bu iş benim duam ile hasıl oldu” diye söylememelidir ki, gerçek dua ehlinden olabilsin de, dua nemmamlarından olmasın.
Çünkü insanların çoğu kendi.ni beğenerek güya keramet fezasında koşturmuşlardır fakat niyetleri doğru olmadığı için dua sahralarında helak olmuşlar, kendileri doğnı yoldan saptıkları gibi birçoklarını da saptınnışlardır.
Bu dualarla meşgul olan kişinin Allah için halis ve muhlis olması gerekir ki dünya ahiret meramına ulaşabilsin. Dua ve zikirlere devam eden kişi birçok manevi haller, acayiplikler ve ervahın eşkalinin zuhuru gibi garipliklerle karşılaşsa da böyle azıcık sermayelere aldanmamalıdır. Bilakis Kur’an-ı Mecid’de “Gözü kaymadı ve kalbi (Allah-u Te’ala’yı aramanın dışına )taşmadı” Necm Suresi 17, Kavl-i şerifiylemcthedilen Sultanü ‘I-cnbiya,Burhanü’ l-esfiya Ahmed-i Mücteba, Muhammed Mustafa (Sallallahu Aleyhi Ve sellem )uymalıdır.
5) Bu ism-i şerifin bir hassası da şudur ki; Bir kimsenin Allah katında yahut yaratıklardan biri nezdinde bir haceti olsa fakat bunun husfılu zora girse, kişi o işinin görülmesi için ne kadar çabalasa da bir türlü muradma eremese, bu kişi cuma günü guslederek, en güzel ve en değerli elbisesini giyinip mescide gelerek bu hacetinin görülmesi niyetiyle bu ism-i şefıfi iki bin defa okusa, o isteği hiç olmayacak bir iş de olsa Allah-u Te’ala bu ism-i şerıfin bereketiyle o hacetini yerine getirir.
6) Her kim bu ism-i şerifi kırmızı akik taşının yüzük kaşı üzerine nakşeder de o yüzüğü sağ elinin en küçük parmağına takar ve onunla hangi muradına yönelirse biiznillahi Te’ala işleri kolaylıkla görülür.
7) Her kim bu ism-i şerfi ayrı ayrı harfler halinde beyaz bir bez üzerine yazıp da onu sargı şeklinde yaparak başma dolarsa Alllih-u Teala onu her türlü istenmedik kötü şeyden himaye eder.
8) Bu ism-i şerifi çok zikreden kişiyi Allah-u Te’ala kutublardan yapar, kendisinden hicabı (manevi perdeleri) kaldırır. Bu isim kutubların ve seçkin velilerin virdi olan celali bir isimdir. Çünkü Zat ismidir ..
9′) Bir kimse doktorların çare bulamayacağı bir derde düşse, bu ism-i şerifi yedi gün okumaya devam etse ya da suyu kendisine içirilse Allah-u Te’ala ona hastalığmdan şifa verir.
Kaynak: Arifan Dergisi Mart 2010
Erbaini İdrisiyye ilgili Konular: